3 Temmuz 2009 Cuma

Alevi Çalıştayı

Cumhuriyet Tarihinde İlk Olan Alevi Çalıştayı, Avrupalı Alevileri Memnun Etti
Cumartesi, 06 Haziran 2009

Türkiye'de, Cumhuriyet tarihinde, devletle Alevilerin aynı masaya oturup çözüm aradığı ilk çalışma olan Alevi çalıştayı Avrupalı Alevileri sevindirdi. Bugüne kadar Alevilerle ilgili bu kadar somut bir açılım ve çalışmanın hiç yapılmadığına dikkat çeken Avrupa'daki Alevi sivil toplum kuruluşlarının önderleri, Türkiye'nin başka sorunlarında TRT Şeş gibi büyük ve somut adımlar atmayı başaran hükümetten umutlu olduğunu belirtiyor. Türkiye'de, Alevi oylarını "arka bahçesi" gibi gören bazı partilerin bugüne kadar böylesi somut hiç bir çalışmaya imza atmadığına dikkat çeken Avrupalı Alevi önderler, hükümetin Alevilerin sorunlarıyla ilgili somut çözümler üretebilmesi halinde, bir çok Alevinin gönlüne gireceğinde hem fikir kaldı.Konuyla ilgili Cihan'a açıklama yapan Alevi kuruluşlarından Cem Almanya Alevi Federasyonu (Cem AAF) Genel Başkanı Ali Ekber Metin, hükümetin Alevi açılımından çok umutlu olduklarını söyledi. 12'si Almanya'da olmak üzere Belçika, Hollanda, Fransa, Danimarka, İsviçre ve Avusturya'da çok sayıda derneğin bağlı bulunduğu Cem AAF Genel Başkanı Metin, "Bu gelişmeler bizi çok sevindiriyor ve çok şeyler bekliyoruz. Türkiye'deki tüm gelişmeler aynen bize de yansıyor" dedi. Çalıştaydan umutlu olup olmadıklarını sorduğumuz Ali Ekber Metin, "Hem de çok umutluyuz. Çünkü Türkiye'de büyük bir milletvekili sayısına sahip, tek başına iktidar olan bir hükümet şu anda Alevi açılımı yapmaya çalışıyor. Bir koalisyon olsaydı zor olurdu. Sayın bakan da Alevilerin geçmişte sadece oy potansiyeli olarak görüldüğünü, kendilerini çözüm üreteceğini söyledi. Ümitliyiz ve ben samimi buluyorum. Başka konularda, örneğin TRT Şeş adımını atmayı başardı bu hükümet. Biz bu konuda da somut adım atabileceğine inanıyoruz" dedi. En önemli taleplerini de sıralayan Metin, "Cemevleri'nin ibadethane olarak tanınması. Diyanet İşleri bünyesinde veya bakanlığa bağlı kurulacak bir kurumla Alevilere din hizmeti verilmesi ve en önemlisi, okullarda Alevi ve Sünni çocuklar, okullarda din dersi gördüğü zaman Aleviliği de öğrenmesi. Cem Vakfı, Başbakanımızın talebi üzerine birinci sınıftan 12. sınıfa ders kitabını hazırladı. Bu din derslerinin verileceğine de inanıyoruz" dedi.Almanya Alevi İslam Birliği (AAİB) Genel Başkanı Alişan Hızlı ise, Cumhuriyet kurulduğundan beri ilk defa devletin ciddi manada Alevileri muhatap alıp, sorunlarının çözümü için Alevilerle birlikte çalışmaya başlamasının önemine vurgu yaptı. Aleviler arasında sorunun çözülmesinden yana olanlar olduğu gibi, bu sorunun çözülmemesinden yana olanlarında bulunduğunu savunan ve aynı zamanda Cem Vakfı yönetim kurulu üyesi olan Hızlı, "Devletin bu sorunu çözmesi hem devlet yararına olur, hem İslam anlayışını farklı yorumlarla yerine getiren insanlar zenginlik haline gelmiş olur, hem de ülkenin birlik ve beraberliği için yararlı olur" dedi. Hükümetin Kürt açılımı konusunda somut adımlar atabilmiş olmasının Alevilerle ilgili konular için de umut verdiğini belirten Hızlı, "Ben beş yıl önce bile, bu sorunun çözümü ancak inançlı politikacılarla olur demiştim. Yani bir sorunu çözecek olan kişi veya kurumun konuyla ilgisi yoksa o sorun çözülemez. Ancak inancı, bilgisi varsa, inanç sorunu çözülür. Bugüne kadar bir çok partide Alevi milletvekili vardı, ancak ben Aleviyim diyemiyordu. İlk defa parlamentoya Alevi kimliğiyle Reha Çamuroğlu seçildi" dedi. Bazı siyasi partilerin bugüne kadar Alevileri arka bahçesi gibi gördüklerini ancak onlar için hiç bir çözüm üretmediklerini hatırlatan Hızlı, "Ben inanıyorum ki; bu sorunu kim çözerse, inançlı Alevilerin kalbinde yerini yapar, desteğini alır" dedi. Hızlı, "Aksi halde bu sorun marjinal grupların elinde kalır. Bu sorunu çözmek istemeyen gruplara fırsat verilmiş olur. Senelerden beri bazı kurum, kuruluşlar, bu toplumun üzerinden kirli siyaset, kirli ticaret yaparak, bu toplumu başka insanlara karşı kullanmaya çalışmışlardır. Buna muvaffak olamadılar ama şimdi başka oyunlar deniyorlar. Onun için tehlikenin boyutları çok büyük. Esas tehlike Türkiye'de değil, yurtdışındadır. Hükümet bu sorunu bir an evvel çözmeli. Yoksa marjinal gruplar Alevileri kendi devlet ve inancına karşı kullanmaya çalışıyor" dedi. Hızlı, somut talepleri konusunda ise 2002 yılında tüm Alevilerin temsiliyle gerçekleşen toplantıdaki maddeleri işaret etti.Avrupa Ehlibeyt Alevi Federasyonu Genel Başkanı Fuat Mansuroğlu ise, Türkiye'nin bu önemli çalışmayı, AB'ye girmek için değil, kendisi çözmek için yapıyor olduğunu temenni ettiğini, sorunların ancak bu şekilde çözülebileceğini söyledi. Türkiye tarihinde bir ilk olan bu çalışmanın çok önemli olduğunu kaydeden ve Türkiye'deki Dünya Ehlibeyt Vakfı Genel Başkan Yardımcısı olan Mansuroğlu, "Bu adımın atılmış olması bence büyük bir başarıdır. Başkanımız Fermani Altun çalıştayda. Biz de sürekli istişare halindeyiz. Ben bu çalıştaydan umutluyum. Umarım bu açılımın arkasında iyi niyet vardır. Ben buna inanmak istiyorum" dedi. Hükümetin sorum adımlar atabilmesi durumunda Alevilerin gönlüne girebileceğini kaydeden Mansuroğlu, Alevilerin geçmişte belli partilerce arka bahçe olarak görüldüğünü hatırlatarak, "Alevilere başka bir alternatif bırakılmamıştı, çünkü diğer siyasi partiler Alevileri hiç önemsemiyordu. Alevilerin oyunu alan siyasi parti de, bu toplumun oyları nasıl olsa bana gelecek bir şey yapmama gerek yok düşüncesiyle hareket etmiştir. Ancak artık Alevilerde uyandı ve kendilerini kullanan partilere karşı isyan bayrağı açtı. Alevilik solculuk demek değildir" dedi. Mansuroğlu, Alevilerin kazanılmasını, Aleviliğin öğretilmesini, Diyanet içinde Alevilerin temsil edilmesini, Alevi dedeleri ve Cemevlerinin bir statüye bağlanmasını istedi.Mansuroğlu, "Bir Hıristiyan Müslüman olunca olay oluyor. Öbür taraftan özellikle Avrupa'daki binlerce Alevi gencimiz inancını bilmediği için telef oluyor, ateistlerin tuzağına düşüyor" dedi.Viyana Alevi Kültür Birilği Başkan Yardımcısı Ertürk Meral ise, "Bugün artık adı konularak Alevilere yapılan haksızlığın giderilmesi yönünde bir somut girişimin gerçekleştiriliyor olmasıdır. Türkiye Cumhuriyetinin devlet olarak, Cemevleri yapımında gösterdiği destek yeni bir boyut kazanarak, hükümet düzeyinde de çözüm girişiminin başlamasına dönüşmüştür" dedi.

http://www.yenihareket.com/index.php?option=com_content&task=view&id=2441&Itemid=96

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder